Ana içeriğe atla

Sabancı Üniversitesi’nden ‘En İnovatif Ar-Ge Projesi’

Sabancı Üniversitesi’nden ‘En İnovatif Ar-Ge Projesi’

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Alpay Taralp ve ekibi yürüttükleri ‘Çapraz Bağlı Protein Nanoagregatlar’ projesi ile "En İnovatif Ar-Ge Projesi" inovasyon ödülü aldı.



"En İnovatif Ar-Ge Projesi" Ödülü Alpay Taralp’a, TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) tarafından 6-8 Aralık 2012 tarihlerinde düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası Kongresi'nde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından takdim edildi.

‘Çapraz Bağlı Protein Nanoagregatlar’ projesini Alpay Taralp anlatıyor:

Alpay Taralp: Halen sürdürmekte olduğumuz ‘Çapraz Bağlı Protein Nanoagregatlar’ projesi bir TÜBİTAK projesidir. Bu proje kapsamında biyomedikal uygulamalara odaklı çalışmamız, Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektörü'nde 2. Ar-Ge Proje Pazarı etkinliğinde de, İlaç ve Eczacılık Ürünleri kategorisinde 3.lük ödülüne layık görülmüştür.

Çapraz bağlı protein nanoagregatlar, ebat, biyoverim, kararlılık ve performans açısından klasik protein nanokristaller ile kıyaslanabilmektedir. Ancak protein nanokristaller ve çapraz bağlı protein nanoagregatları ayırt eden önemli bir pratik farklılık vardır; çapraz bağlı protein nanoagregatlar daha kolay ve geniş çeşitlilikteki proteinler ile hazırlanabilmektedir.

Veri tabanlarında mevcut nano-boyutlu, çapraz bağlı protein agregatlar, belirli proteinlerden başlayarak ve özel tasarlanmış ve optimize edilmiş metotları uygulanarak hazırlanabilmektedirler. Var olan bu çapraz bağlı protein sentez metotlar, aşağıdan yukarı prensibe dayanarak tasarlanmaktadır. Ancak hedeflenen ürünün ebatı, biyoetkenliği ve diğer özelliklerini, bu yaklaşım ile yakalamak zorlayıcı olabilmektedir. Projede geliştirmiş olduğumuz yeni metot ise farklı açılardan tüm var olan metotlara göre daha genel ve elverişli olmaktadır. Prensip olarak her proteinin bu metot ile kullanılabilir, çapraz bağlı nanoagregatlara çevrilebileceği düşünülmektedir. Projede sunulan bu metot, tepeden aşağı yaklaşım prensibi üzerinde kurulmakta ve bu alanda tek bilinen örneği olarak söylenebilmektedir. Bu açıdan bu projenin getirdiği yenilik, “nanonizasyon” olarak açıklanabilir (Yani bu projedeki inovasyonun tanımı, makroskopik boyut çapraz bağlı protein hammaddeleri hazırlayarak, elde edilen bu ara ürünleri çeşitlik tekniklerle nano-boyut ebatlara kadar indirmektir). Elbette yumuşak biyomalzemeleri başarıyla öğütmek için bazı püf noktaları keşfetme durumunda kalmış olduk; yine de bir tepeden aşağı yaklaşımı uygulamak, tüm sentez süreci ve etken bir nihai ürünü elde etmek açısından önemli kolaylıklar sağladığını söyleyebiliriz. Çapraz bağlı protein nanoagregatlar birçok ticari protein ürünlerine alternatif sağlamakla beraber biyoteknoloji, biyoproses ve tıpta birçok potansiyel yeni uygulamaları bulunmaktadır. Örneğin çapraz bağlı protein nanoagregat-temelli (ve daha büyük ölçekli değişkenleri) sanayi enzimleri, moleküler olarak işaretlenmiş malzemeler, algılayıcı ve hastalık teşhis enzimleri, kromotografi ortamı, yapay antikorlar olarak uygulanması düşünülmekte ve bazı durumlarda uygulanmış olmaktadır. Benzer olarak yapay kan, anti-mikrobik toz ve saçılımlar, doku mühendisliği yapı iskeleler, sindirim yardımcıları ve lokal/sistemik çalışan ilaçlar olarak kullanılmaları da düşünülebilir.

Çalışma ekibimde doktora öğrenciler Anastasia Zakharyuta ve Tuğçe Akkaş yer almaktadır. Bu projede Anastasia ve Tuğçe kendi girişkenlik ve bilgi birikimleriyle projeye çok önemli katkılarda bulunmuşlardır.